Süper Kupa derbisi öncesi dikkat çeken yorum: Sahtekarlıklara ceza gelmeli | Galatasaray, Icardi'ye çözüm bulmak zorunda | Fenerbahçe & Aboubakar

Trendyol Süper Lig'de 18. hafta geride kalırken Hürriyet yazarları Mehmet Arslan, Güntekin Onay, Fırat Aydınus ve Uğur Meleke, Futbol Konseyi'nde haftanın...

1- G.Saray bu sezon da ilk devrenin en az gol yiyen takımı. Averajla ikinci ve yoluna Avrupa Ligi’nde devam edecek. İlk 5 ay karneleri nasıl?

MEHMET ARSLAN: LiGiN EN KALiTELi KADROSUNA SAHiP

Özellikle Manchester United ve Bayern Münih maçları ile zirve yaptılar. Müthiş bir tempo ile oynayana da, izleyene de keyif verdiler. Şu anda tartışmasız ligin en kaliteli kadrosuna sahipler. Ama dikkat ederseniz geçen yılın yıldızı İcardi, son haftalarda çok etkisiz. Onun formsuzluğu herhangi bir oyuncunun formsuzluğuna benzemiyor. Buna çözüm üretmeleri gerekiyor. Barış Alper Yılmaz ile ürettikleri sol kanat formülünü çok sevdim. Takımın ve ülkenin en başarılı ve hırslı oyuncularından biri haline geldi.

GÜNTEKİN ONAY: YENiLERDEN VERiM ALMALI

Geçen sezonun şampiyonu sezona büyük transferlerle girdi. Ancak yenilerden sadece verimli olan Davinson Sanchez oldu. Şampiyonlar Ligi’nde son Kopenhag maçı hariç oynanan iyi futbol, Galatasaray’ın gücünü sınamak açısından önemli sınavlardı. Okan Buruk her maçta cesur bir oyun kurguluyor. İcardi’nin alternatifinin olmaması ve son haftalarda düşen performansı Galatasaray’ı olumsuz etkiledi. Galatasaray’ı güçlü kılan oturmuş kurgusu ve Muslera ile başlayan, 2 iyi stoper, Torreira ve İcardi’den oluşan omurgası. Sacha Boey de her zaman çizgiyi yukarda tuttu. Okan Buruk, Hakim Ziyech, Wilfried Zaha, Tanguy N’Dombele’den verim alırsa ikinci yarıda Galatasaray için her şey daha da iyi gidebilir.

UĞUR MELEKE: AVRUPA’DAKi PERFORMANS UMUT VERiCi

Galatasaray’ın Şampiyonlar Ligi’nde yarıştığı grup, elbette hiç kolay bir grup değildi. Galatasaray’ın bu grupta Manchester United’dan 4 puan alıp rakibini Avrupa’nın dışında bırakması önemli. Ayrıca İstanbul’da Bayern Münih’e karşı gösterilen performans da Avrupa Ligi’nde sonraki turlar için umut verici. Ben play-off turundaki rakipleri Sparta Prag’ı geçeceklerine, Davinson Sanchez-Abdülkerim Bardakçı-Lucas Torreira üçlüsü bir şanssızlık yaşamadığı sürece daha da ileri gidebileceklerine inanıyorum. Abdülkerim Bardakçı-Victor Nelsson da savunma penceresinden mükemmele yakın bir ikili. Ancak Davinson Sanchez bambaşka. Atak devamlılığının sırrı. Geri kazanma makinesi.

FIRAT AYDINUS: iLK 5 AY TATMiN EDiCi

Geçen sezonun devamı niteliğinde bir Galatasaray takımı izliyoruz. Üstelik şampiyon kadro çok önemli transferler yapılarak daha da güçlü hale getirildi. Özellikle savunmada ortaya konulan başarı takımın iki kulvarda aldığı sonuçlarda en önemli etken oldu. Şampiyonlar liginde gruptan çıkamamış olsa da Manchester United ve Bayern Münih gibi takımlara karşı oynanan futbol ve Süper Lig şampiyonluk yarışında zirvedeki iki takımdan biri olması, ilk 5 ay itibariyle taraftarlarını tatmin eden bir başarı karnesini ortaya çıkarıyor.

2- Derbideki futbola bakarak Süper Kupa müsabakası için öngörünüz ne? Derbi sizce bir hücum başarısızlığı mı, savunma başarısı mı?

FIRAT AYDINIS: LiG MAÇINA BAKARAK DEĞER BiÇMEK YANILTIR

Lig derbisindeki futbola bakarak Süper Kupa müsabakasına değer biçmek yanıltıcı olur. Geçtiğimiz yıllarda bu iki takımın oynadığı derbilerde bu kadar kalitesiz ve heyecandan yoksun bir müsabakaya rastlanmamıştır. Süper Kupa maçının mücadele dolu ve saha içi atmosferinin hakemin daha dikkatli olmasını gerektirecek şekilde yüksek olacağını tahmin ediyorum. Hakem Abdülkadir Bitigen Süper Kupa müsabakasına, ligdeki son derbiye bakarak hazırlık yaparsa yanılır. Süper Kupa bol aksiyonlu ve pozisyonlu bir derbi olacak kanaatindeyim.

UĞUR MELEKE: DAViNSON VE FRED’iN OYNAMASI iŞLERi DEĞiŞTiREBiLiR

Ben pazar günü oynanan derbiyi bir kaygı kazası olarak görüyorum. Uzun zamandır bir derbide hayallerin bu kadar sümen altı olup, kaygıların bu derece ağır bastığını hatırlamıyorum. Ancak Arabistan’daki derbi İstanbul’dan farklı olabilir, zira iki takımın da belki de en önemli oyuncuları Davinson ve Fred’in oynamaları işleri değiştirebilir. Bu iki oyuncu sahada olduğunda iki ekibin de pres kabiliyetleri artıyor, topu geri kazanma süreleri düşüyor, atak süreklilikleri artıyor. Daha iyi bir derbi umuyorum ben.

MEHMET ARSLAN: SAHTEKARLIKLARA CEZA GELMELi, ARTIK YETER!

Ne hücum, ne savunma becerisi. Korkunun eseri bu futbol. Düşünün, önce ligde, sonra da Süper Kupa finalinde üst üste Galatasaray’a kaybetseydi Fenerbahçe? Aynı şey bu kadar etki yaratmasa bile Galatasaray için de geçerliydi. Kaybetmemek, kazanmak demekti iki takım için. Bir de saha içinde en küçük temasta kendini yere atan ve hakemi, izleyeni yanıltan futbolcular vardı tabii ki. Futbolun kanayan yarası bu. Televizyon kapattırıyorlar futbolsevere. Oysa işleri televizyon başına toplamak futbolseverleri. Bu tür sahtekarlıklara ceza gelmeli. Artık yeter!

GÜNTEKiN ONAY: BU MAÇ DAHA KALiTELi OLUR ÇÜNKÜ ORTADA BiR KUPA VAR

Son derbide iki takım da yüksek konsantrasyon ile iyi mücadele edip emniyetli bir oyun tercih ettiler. Toplam 45 faul çalınması ve topun oyunda sadece 43 dakika kalması temponun düşük kalmasına yol açtı. Süper Kupa’da iç saha avantajı yok. Her şey ortada, daha kaliteli bir maç bekliyorum, çünkü ortada bir kupa var ve maçın telafisi yok.

3- F.Bahçe Süper Lig’de ilk yarıyı lider bitirdi ve Konferans Ligi’nde son 16’ya kaldı. Siz nasıl buldunuz F.Bahçe’nin ilk devre performansını?

MEHMET ARSLAN: F.BAHÇE ABOUBAKAR’I ALIRSA ZAFER MEŞALESiNi YAKAR

Fred’in yokluğu oyun planını ve aldığı sonuçları bu kadar derinden etkiliyorsa, Fenerbahçe’nin ciddi bir sorunu var demektir. Tek bir oyuncunun yokluğu bir takımı bu kadar derinden etkilememeli. Sonuç olarak hedefledikleri yerde bitirdiler ilk yarıyı ama itiraf etmeliyim ki, Galatasaray kadar mücadeleci ve sert bir takım olamadılar. Eğer şampiyonluğa ulaşmak istiyorlarsa orta saha, stoper ve etkili bir golcü almaları şart. Hayır Dzeko’yu eleştirmek istemiyorum ama Aboubakar’ı (Beşiktaş’ta ipler kopuyor) alırlarsa şampiyonluk meşalelerini yakarlar.

GÜNTEKiN ONAY: TEK OLUMSUZLUK FRED’E OLAN BAĞIMLILIK

FENERBAHÇE sezona birçok yeni oyuncuyla başlamasına rağmen çok başarılı bir ilk yarı geçirdi. Gerek ligde gerekse de Avrupa’da kırıcı maç takvimine rağmen istikrarlı ve güçlü bir oyun inşa edildi. Dzeko, Tadic, Djiku, Szymanski ve Fred gibi uluslararası düzeydeki yeni transferler takımı sahiplenen bir karakter ortaya koydu. İrfan Can Kahveci ve Ferdi de üst düzey performans ortaya koydular. Fenerbahçe için tek olumsuzluk Fred’e olan bağımlılık. Brezilyalı’nın olmadığı maçlarda
sarı lacivertliler çok zorlandı ve alternatif bulamadı.

FIRAT AYDINUS: iLK YARI SÜRPRiZ BiR BAŞARIYA iMZA ATTIK DEMEK DOĞRU OLMAZ

Eksiklerin çok olduğu 2-3 haftalık zaman haricinde, eldeki oyuncu kalitesi ve sezon başından beri oynanan oyuna baktığımızda, gerek Süper Lig gerekse Konferans Ligi’nde Fenerbahçe’nin bulunduğu konum için beklentilerin yansıması diyebiliriz. Her iki kulvarda da şampiyonluk adayı takımlar arasında gösterilmesi elbette ki başarı ancak Fenerbahçe için ilk yarıda sürpriz bir başarıya imza attı demek, normalin dışında bir izah olur.

UĞUR MELEKE: FRED, DJiKU VE BECAO’NUN VARLIĞI OYUNU ÇOK DEĞiŞTiRiYOR

Fenerbahçe için ilk devrenin iki ayrı yüzü olduğunu düşünüyorum. Fred, Djiku ve Becao’nun bir arada sahada oldukları dönemde sarı lacivertilerin hücum ve oyun sürekliliği söz konusuydu. Ancak kasım başında bu oyunculardan faydalanılamayan dönemde sallantılar oldu performansta. Fenerbahçe’de Becao’nun sakatlık süresi ve Djiku’nun Afrika Kupası ihtimali göz önüne alınarak stoper alması söz konusu olabilir. Stoperler tamam olduğu, merkez orta sahada da Fred oynadığı sürece Fenerbahçe’nin Konferans Ligi serüveni de umut verici.

4- Beşiktaş iki sezondur olduğu gibi bu yıla da erken havlu attı. Bir de teknik adam arayışı var. Beşiktaş için artık bu sezon kayıp mıdır?

MEHMET ARSLAN: HASAN ARAT, BURAK YILMAZ’I DiNLERSE ÇÖZÜMÜ BULUR

İkinci yarı falan yok Beşiktaş için. Önümüzdeki sezon var. Bu halde hangi hoca gelir bu takıma? Hasan Arat resmen ateşten gömlek giydi. Yeni bir takım oluşturmak bile yeterli değil. Yeni bir ruh inşa etmeli. Haddim olmayarak bir öneride bulunacağım; Burak Yılmaz’ı davet etsin ve sadece onu dinlesin. O zaman çözümü bulacaktır. Vakti zamanında Yılmaz’a kulak vermek yerine sorunun teknik direktör olduğunu zannettiler. Asıl sorunu Yılmaz dile getirdiğinde onu suçlamışlardı.

UĞUR MELEKE: TEKNiK ADAM SEÇiMi HERHANGi BiR SEÇiMDEN FAZLASI OLACAK

Beşiktaş için çok kritik bir dönem bu gerçekten. Zira Beşiktaş’ın şu anda hem Ghezzal, Bailly, Salih, Cenk gibi kontratı biten oyuncuları hem de Semih, Emirhan, Demir, Emrecan gibi A takıma adapte edilmesi umulan gençleri var. Seçilecek hocanın transferde de özenli olup, bu yıl düşülen 8 Afrikalılı kadro gibi hatalara düşmemesi lazım. O yüzden bu teknik adam seçiminin herhangi bir seçimden fazlası olduğunu düşünüyorum.

FIRAT AYDINUS: KAYIP SAYILAN BU SEZON YENi FIRSATLAR DOĞURABiLiR

Taraftarı, yöneticisi, futbolcusu ile herkesin ‘kayıp’ olarak kabullendiği bir sezon. Ama kaybederken dahi kazanabileceğin bazı şeylerin farkında olmak önemli. Beşiktaş bu kayıplardan kendisine fırsat çıkarabilir. Önümüzdeki sezonun planlaması adına ikinci yarı gibi uzun bir süreci, oyuncu-teknik adam seçimi ve kadro mühendisliği kapsamında Feyyaz Uçar ve Samet Aybaba gibi isimlerle organize etme şansını iyi kullanmalı. Çünkü önümüzdeki sezon Beşiktaş için taraftar gözü ile bakıldığında tahammülsüz bir yıl olacak düşüncesindeyim.

GÜNTEKiN ONAY: PEŞ PEŞE BU KADAR ŞANSSIZ OLAY YAŞANIRSA SONUÇ NORMAL

Beşiktaş, iyi bitirdiği geçen sezonun ardından lige ve Avrupa’ya sancılı girdi. Art arda gelen sakatlıklar, 3 Türk oyuncu kuralı ve yeni transferlerin beklentinin çok altında kalması Beşiktaş’ın yoğun maç takviminde belini büktü. Şenol Güneş gibi büyük bir tecrübe dahi problemleri çözemedi. Deneyimsiz Burak Yılmaz ile sürece devam edilmesi problemleri daha da derinleştirdi. Rıza Çalımbay da çok talihsiz bir dönemde geldi ve oyuncu grubuyla bağ oluşturamadı. Başkan ve yönetim değişikliğini de hesaba katarsak tüm bu yaşananların içinde Beşiktaş’ın ligde ve Avrupa’da yarışın dışında kalması kaçınılmaz oldu.