KOBİ'ler "Nefes" Alamıyor: Kredilerde Tutar Düşük Vade Kısa!

Karşılıksız Çeklerde Yüksek Artış: Şirketlerin Yatırım Ve Çalışma Sermayesi Fonlanamıyor!

KOBİ'ler "Nefes" Alamıyor: Kredilerde Tutar Düşük Vade Kısa!
09 Ağustos 2025 - 15:22
Anahtar Parti İzmir İl Başkanı Hüseyin Çakır: “Finans sektörü reel sektörle buluşmadan üretimden, istihdamdan büyümeden bahsedemeyiz” diyerek ekonomik gündeme yönelik tespitlerde ve çözüm önerilerinde bulundu.

Hüseyin Çakır, üretim daralması ve piyasadaki finansal yansımalarıyla ilgili açıklamasında, imalat, istihdam ve büyüme rakamlarının ciddi daralmayı işaret ettiğini söyleyerek “talep düşüklüğü sıkı para politikası ve artan üretim maliyetlerinin kapasite kullanımlarını azalttığını, stokların satışa dönmemesi nedeniyle firmaların fiyatlamada sorunlar yaşadığını, uygulanan düşük kur-yüksek faiz politikasının da ihracatı zayıflattığını belirtti ve “Anahtar Parti sadece tespit yapmıyor, çözümlerini de paylaşıyor” dedi.

Şirketler ürettikçe hem istihdam artacak hem büyüme hızlanacak; kilit üretimde, anahtar finansmanda güçlenecek. Çakır, finansman krizi çözülmezse bu gidişle üretim durur, istihdam kaybı artar, büyüme daha da yavaşlar” tespitinde bulunarak ekonomik çarkın sağlıklı işlemesinde kilit rolün üretimde gerçekleşeceğini, anahtarın ise finansmana erişim zorluğunu ortadan kaldırmak olduğunu söyledi. Şirketlerin finansmana erişiminde yaşanan sorunların piyasaya yansımalarına dikkat çekti: 

“Şirketlerin sabit giderlerindeki artış ve tedarik sürelerindeki uzama nakit akışlarını zorlamakta, bu durum likidite krizini tetiklemekte, özellikle KOBİ’lerin krediye erişiminin yüksek faiz ve artan risk nedeniyle güçleşmesi sonucunda konkordatoya başvuran firma sayısında da artışlar gözlenmektedir. 

Ek olarak Karşılıksız Çeklerde 2024 den bu yana gözlenen belirgin artış şirketlerin borç ödeme kapasitesinin düştüğünün ve ticari güvenin zayıfladığının en büyük delilidir” açıklamasını yaptı.

NAKİT PARA KRİZİ VE TESPİTLER
İş insanı kimliğiyle de bilinen Anahtar Parti İzmir İl Başkanı Hüseyin Çakır, birçok şirketin itibar kaybına uğramamak ve krediye erişim zorlukları nedeniyle ihtiyacı olan nakit paraya ulaşmak için, duran varlıklarından araç, gayrimenkul gibi varlıklarını değerlerinin oldukça altında (% 20-30 ) satmak zorunda kaldığını belirtti. Şirket sahipleri ve dolaylı olarak çalışanların servet kaybına uğradığını aktardı. Ayrıca tefecilik ve hatır senedi uygulamalarının çok arttığını gözlemlediğini, bunun da zincirleme iflas riskini doğurduğuna dair gözlemleri olduğunu paylaştı.

Bu sorunların gözlenmesini finansal piyasaların reel sektöre fon aktarma yeteneğini bütünüyle kaybetmesine bağlayan Çakır, yatırımcıların birikimlerini yüksek faiz nedeniyle kamu borçlanma araçlarına (Devlet İç Borçlanma Senetleri-DİBS) yönelttiğini dile getirdi. Bu nedenle piyasanın reel sektör yerine kamu harcamalarına kaynak sağladığını, fakat KOBİ’lerin nefes alamadığı gibi; TOBB’un öncülüğünde yakın zamanda organize edilen “Nefes Kredisi” tutarlarının düşük, vadelerin kısa, daha önemlisi krediye ulaşımda kayırmacılık algısı nedeniyle beklentilerin hayal kırıklığına uğradığını söyledi.

Piyasadaki finansman krizinin uzun vadeli yatırım araçları yönünde de bozucu etkilerine değine Çakır, bu durumun en önemli göstergesinin borsada yatırımcı sayısında gözlenen düşüş olduğunu, ekonomide düzelme beklentisinin kaybolmasının yatırımcının borsaya güvenini azalttığını anlattı.  BİST 100 endeksinin yatırımcısına reel anlamda getiri sağlayamadığına, üstelik borsada yabancı payının da %50’den %36’lara kadar azaldığına, borsanın piyasa payını artıran ve geçmişte yatırımcıya cazip kazanç fırsatları sunan Halka Arz sayısının da 2020’den bu yana büyük ölçüde azaldığını vurguladı.

Anahtar Partinin çözümlerinin gündeme gelmesi gerektiğini dile getiren Hüseyin Çakır finansmana erişim sıkıntısının jeopolitik riskler, enerji fiyatları ve belirsizlikler gibi küresel ölçekte bozulmalarla birleşmesinin, üretim maliyetlerini artırıp karlılığı azalttığını vurguladı. TCMB’nin “Merkezin Güncesi” notlarından “Petrol fiyatlarında 10 $’lık artış, enflasyonu 1,2 puan, cari açığı ise 2,6 milyar $ artırıyor” bilgisini paylaşarak çarpıcı bir örnek verdi.

ANAHTAR PARTİNİN VİZYONU
Hüseyin Çakır, tespitlerini aktardığı finans krizi hakkında partisinin politikalarına değindi. “Ekonomik güven erozyonu Anahtar Partiyle durdurulacak, tutarlı politikalarla kamuoyu güveni sağlanacaktır” diyerek partinin çözüm önerilerini kamuoyuyla paylaştı. 

ANAHTAR PARTİ’DEN FİNANSMANA ERİŞİM SORUNUNU ÇÖZECEK 5 ÖNERİ:
1. Finansal Altyapı ve Sermaye Piyasalarında Reform: Finansal sistemde şeffaflık ve hukukun üstünlüğü sağlanacak, şirket tahvillerine vergi teşvikleri getirilecek, şirketlerin anonim şirket statüsüne geçişleri için teşvikler oluşturulacaktır

2. KOBİ ve Reel Sektörün Finansmana Erişimi: Eximbank kredileri revize edilecek, KOBİ'lere düşük faizli vadeleri uzun, tutarları nakit ihtiyaçlarını karşılayacak kredi imkânları sunulacak, tedarik zinciri finansmanı güçlendirilecektir.

3. Dijitalleşme ve Finansal Teknoloji (FinTech) Gelişimi: Şirketlere finansal teknoloji çözümleri sunulacak ve dijital ödeme sistemleri teşvik edilecektir.

4. Vergi ve Maliye Politikaları: Vergi adaletine dayalı reformlar yapılacak, enflasyon muhasebesi yeniden düzenlenecektir.

5. Yatırım Teşvikleri ve Yapısal Dönüşüm: Yeşil, dijital ve sosyal dönüşüm yatırımları önceliklendirilecek, şirketlerin sorunlarının çözümünde üniversite-sanayi işbirliği ve Ar-Ge desteklenmelidir.

FACEBOOK YORUMLAR

YORUMLAR

  • 0 Yorum