'Gözüm vatandaşta' dedi ve ekledi: Böyle giderse erken seçim!

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, "Çok yakında büyük bir emekli mitingi düzenleyeceğiz" dedi. Erken seçim tartışmalarıyla ilgili de konuşan Özel, "Millet erken seçim isterse, ben de 'haydi' derim. Böyle giderlerse yakın" ifadelerini kullandı. 

'Gözüm vatandaşta' dedi ve ekledi: Böyle giderse erken seçim!
22 Nisan 2024 - 12:02

Now TV'de katıldığı canlı yayında soruları yanıtlayan CHP lideri Özel, "Çok yakında bir büyük emekli mitingi yapacağız. Yeri ne olur, ne zaman olur, onu değerlendireceğiz" açıklamasında bulundu. 

Özel, erken seçim tartışmalarıyla ilgili soruya, "31 Mart seçimlerinin ardından, 'ben bir erken seçim tartışması başlatmayacağım' dedim. Şimdi emeklinin sesini duymazsan, gençlerin geleceklerini karartmaya devam edersen, millet erken seçim isterse, ben de haydi derim. Böyle giderlerse yakın" yanıtını verdi. 

Now TV'ye konuşan Özel, Erdoğan'la yapacağı görüşme hakkında şu görüşleri paylaştı:

- Partinin bütün yetkili organlarıyla konuştuk. Önceki dönem genel başkanlarımızla da bir istişare yapacağız. Sayın Kılıçdaroğlu, Altan Öymen, Hikmet Çetin ve Murat Karayalçın'la. Siyasette 22 yıldır iktidarla muhalefetin neredeyse birbiriyle hiçbir temasının olmadığı süreçte bir paradigma değişikliğine gidiyoruz. Önemli bir kırılma noktasındayız ve bayramda nezaket telefonunu açtık. Şimdi önümüzdeki toplantı bir çalışma toplantısı. Sayın Cumhurbaşkanı da buna olumlu baktığına ilişkin açıklamasını yaptı.

"MİLLET KİŞİSEL SÜRTÜŞMELERİ İSTEMİYOR"

- Nezaket değil bir çalışma ziyareti. Çok sert bir muhalefet yapacağız, buna devam hiç şüphe yok. Çünkü muhalefetin yumuşak olmasını gerektirecek hiçbir şey yok ülkede. Şartlar berbat durumda ama siyaset bazen münakaşa, bazen müzakere ama eninde sonunda nezaket işidir. Nezaketi bırakmayacağız. Karşımızdakilerin her birisi bu milletin seçip görevlendirdiği insanlar. Onlarla kişisel sürtüşmelere girmek, kavga-hakaret etmek... Millet bizden bunu istemiyor. 

- Gerekli yerde en şiddetli münakaşaları yapacağız ama bir de müzakere edeceğiz. O müzakerenin kapsamı noktasında partinin organlarından fikirlerimizi aldık. Biz bir kişinin karar verdiği bir yapı değiliz. 

"ÇANKAYA KÖŞKÜ ŞIK OLUR"

- Erdoğan'dan randevu talep edeceğiz. Onların takvimine uygun olarak da görüşeceğiz. (Yer-saat belli mi?) Daha istemedik, zaman fark etmez. Ülkenin Cumhurbaşkanı, takvimine göre hangi güne verirse biz ona uyarız. Ben Atatürk'ün partisinin son genel başkanıyım. O da Atatürk'ün diğer koltuğu olan Cumhurbaşkanlığı'nda oturuyor. Randevuyu eğer Çankaya Köşkü'nde verirse son derece şık olur, onu tercih ederim. Ama onun dışında seçenekler Meclis olabilir, AKP Genel Merkezi olabilir. Çünkü AKP Genel Başkanı sıfatıyla da değerlendiriyor olabilir.

"BEŞTEPE'YE GİTMİYORUM DEMEM"

- (Beştepe'yi bir çırpıda söylemiyorsunuz ama...) Doğrudan tercih etmem ama mekan tartışmasıyla da böyle önemli bir görüşmeyi heba etmem. Beştepe'de randevu verilirse Beştepe'ye de giderim. Sırf mekanın yeri açısından 'Beştepe'ye gitmiyorum, seninle görüşmüyorum' demem. Çünkü içerik yer tartışmasından önemli.

"BİR İNAT UĞRUNA HEBA EDEMEM" 

- Ama Atatürk Orman Çiftliği'ne, Atatürk'ün vasiyetinin aksine yapılmış, Mimarlar Odası'nın açtığı davalara, bütün itirazlara rağmen kanun ve hukuk tanımadan yapılmış bir mekan yerine Atatürk'ün hatırası olan Çankaya Köşkü'nü tercih ederim. Böyle bir görüşme için son derece şık olur.

- Kendileri de böyle değerlendirirler diye bekliyorum ama benim tabiatımda şöyle bir şey yok. Bazı tutumlar çok önemli bir içeriğe zarar veriyorsa itirazını dile getirirsin ama o görüşmeyi gerçekleştirirsin. Biri inat uğruna dünya kadar beklentiyi heba edemem. O beklentiler benim beklentilerim değil milletin beklentileri. Yakında randevumuzu isteriz, ne zaman verirlerse görüşürüz. 

FACEBOOK YORUMLAR

YORUMLAR

  • 0 Yorum